Hüseyin Avni LİFİJ
(1886 - 1927)
________________________________________
Kişiliği - Personality
Hakkında yazılan yazılar (Critics
on Avni Lifij)
Elif NACİ, Milliyet, Haziran 1931
"... Ben de Avni Lifij'i metetmek değil, hatırlamak ve hatırasına
ağlamak istedim. Kabiliyet ve muvaffakiyetinin ışığı altında bugünkü neslin
nurlandığını inkar etmemelidir. Çünkü bu şule sönünce içimizde kararan
boşluğun hicranını kimse ödeyemedi. Bu uzun dört sene bize, ressamlara Avni'siz
yaşamanın ne büyük bir eksiklik olduğunu adamakıllı öğretti..."
“... and I wanted not to praise Avni Lifij, but to remember him and
to cry on his reminiscence. We should not deny that today’s generation has been lighted
under his talent and success. Because, after that light faded out, nobody could pay the
sadness of the emptiness in ourselves. These long four years have taught us painters, what
a big lack it is to live without Avni.”
Sami YETİK, Milliyet, 8 Ocak 1933
"... akşamın alaca karanlığında, sabahın sisli havası içinde uzak
mesafelerde bile görmüş olsak Hüseyin Avni'yi hepimiz tanırdık. Ben, onu, çok
severdim. İlimini, fazlını takdir ederdim. Sevmiyenler, belki, ciddiyetine tahammül
edemeyenlerdi."
“We all were recognizing Avni Lifij, be it in twilight in the
evening or in a foggy morning or from great distances. I liked him very much. I
appreciated his science and merit. Those who didn’t like him were probably those not
able to bear his seriousness.”
Elif NACİ, Yeditepe, Temmuz 1968 Sayı 147
"Güzel Sanatlar Akademisi'nde Avni Lifij sergisi açıldı ve tablolar karşısında
hayranlıklar yeniden dize geldi. Çünkü onun bambaşka, büyüleyici bir havası
vardır. Neslinin içinde en orijinal eserlerin sahibi olan Avni Lifij, genç denecek
yaşta göçtüğünden midir nedir, yazık ki, bugün onu tanıyanların sayısı
azdır."
...
"Çünkü o, eserlerinden başka bir de kendi varlığı, kişiliği, konuşuşu ve
kültürü ile büyülerdi insanı... onu anlatabilmek kolay olsaydı, eserlerinin
arkasındaki Avni'yi tanıdığımdan ötürü bu kadar övünmezdim."
“Avni Lifij exhibition has been opened at the Academy of Fine Arts
and admiration has arisen again in front of his paintings. Because he has a very different
magical atmosphere. Although having the most original works among his generation, probably
because he passed away when he was very young, unfortunately, the number of people knowing
him is small.”
....
“Because he was fascinating people, besides his works, also with his existence,
personality, speech and culture. If it would be easy to describe him, I would not be so
proud because of knowing Avni beyond his works.”
Özdemir ALTAN, DGSA H. Avni Lifij Retrospektif Sergisi broşürü, 1968
"Lifij resim sanatımızda tekniği, kişiliği ve toprağının özelliklerini
kapsayan yönleri ile bir zirvedir.
“With his technique, personality and sides containing his soil’s
characteristics, Avni Lifij is an apex in our painting art.”
Elif NACİ, Milliyet Sanat Dergisi, 8 Haziran 1973 /36
"Onun kendine özgü bir kişiliği, onda entellektüel bir asalet ve hassasiyet var,
yani tablolarında asil ve duygulu. Daha da ileri, tablolarında bize resim sanatının ne
olması gerektiğini öğretmiş, şiirle rengin nasıl mutlu bir gerdeğe girdiğini
anlatmıştır. Nazmi Ziya'dan başka arkadaşlarından hiç birinde bu yoktur. O, hiç
birine benzemeyen yepyeni bir çeşni getirmiştir Türk resmine."
“He has his peculiar personality, an intellectual nobility and
sensitivity, that is, his paintings are noble and sensitive. More than that, in his
paintings, he has taught us what the painting art should be, he has told us how poetry and
colour can enter in a happy bridal chamber. Non of his friends except Nazmi Ziya have this
property. He has brought a a very new flavour to Turkish painting, not alike to any
other.”
Nurullah BERK, Sanat Dünyamız, Sayı 9, Ocak 1977
"... Sanatçı var, dönemini kapatmış, diyeceğini demiş, tarih olmuştur. Adı
tarih sayfalarında, eserleri müzelerdedir artık. Kişiliği, getirdiği 'mesaj' dar bir
çerçevenin içinde sıkışıp kalmıştır. Sanatçı var, her dönemde yaşar,
kişiliği yılların üstünde, hep bugünündür. İşte Hüseyin Avni Lifij bu
sonunculardandır. 1914 kuşağı diye andığımız empresyonist grubun en güçlüsü
olarak yaşamıyor günümüzde sadece, geniş bir kültürün verdiği kaygılar,
duyarlı bir mizacın uyandırdığı sorular, sanat tekniğinin tüm aşamalarından
geçmiş bir kişiliğin ürünü eserlerle de yaşıyor."
.....
"Arkadaşlarının pek önemsemedikleri 'desen'i sanatının temeli bilmişti.
Arkadaşları acele çiziktirilmiş desenleri boyanın tatlı renkleriyle örtmede acele
ederken, o, önündeki modelin, kişinin, görünümünün çizgi yapısını tesbit
ederdi ilkin. Füzenle, karakalemle, pastelle meydana getirdiği desenlerin ustalığına,
biçim bilgisine, ışık ve gölge dağıtımındaki güce bugün de şaşarız."
“There are artists which have closed their period, said what to say,
and has been history. Their name is on the history pages and in museums now. The
personality and the message has been jammed in a narrow frame. On the other hand, there
are artists which live in all periods, their personality is over the years and always
today’s. Avni Lifij belongs to the latter group. He does not live in our world only as
the strongest one of the group of 1914, but also with his works being products of a
personality which developed with worries given by a wide culture, questions awakened by a
sensitive nature and gone through all phases of techniques of art.”
.....
“He has taken drawing, belittled by his painter friends, as the base of his art. While
his friends hurried to cover quickly drawn drawings with the paints sweet colours, he was
first determining his models view’s outline and construction. We still are astonished
about the strength of his distribution of light and shadow, form knowledge his skill in
his drawings made with füzen, charcoal and pastel.”